Hayatımızın bazı alanlarında, bazı durumlarda çok zorlanıyoruz ve çaresiz hissedebiliyoruz. Bazen de kontrol edemediğimiz düşüncelerimiz, duygularımız ve bedensel hislerimiz ile boğuşuyoruz. Buna benzeyen aşamadığınız sıkıntılarınızda, uzmanlık alanlarım dahilinde, bilgi ve deneyimlerimle kendinizi güçlendirmenize, doğru başetme yöntemleri geliştirerek sıkıntılarınızı aşmanıza yardım etmek için buradayım.
Mehmet DUMAN
Uzman Psikolog / Aile Danışmanı & Çift Terapisti / Cinsel Terapist
Bilişsel Davranış Terapileri, Şema, ACT ve EMDR Psikoterapisti
Çocuk | Ergen | Yetişkin | Çift
Kaygı / Anksiyete Bozukluğu
Kaygı doğal bir duygudur. Amacı bizi tehlikelere karşı uyarmak ve önlem almamızı sağlamaktır. Fakat bazı durumlarda amacının dışında bozuk çalışmaya başlar. Sürekli her an bir tehlike olacakmış gibi hissettirir ve yaşam kalitemizi bozmaya başlar. En kötüsü de amacından sapmıştır ve her an tehlikede olduğumuz hissini devamlı taze tutarak dünyamızı cehenneme çevirmeye başlamıştır.
Tedavisi ise ilaç + bilişsel/kognitif davranış terapisi olabildiği gibi birçok vakada yalnızca psikoterapi ile de tedavi edilebilmektedir. Kaygı bozukluğu temelli rahatsızlıklarda 6 aydan uzun süreli ilaç kullanımı ilaca psikolojik bağımlılık riski sebebi ile tavsiye edilmemektedir.
Psikoterapilerde Bilişsel Terapi son otuz yılda en çok kullanılan ve etkinliği bilimsel olarak kanıtlamış bir terapi tekniğidir. Kişinin “Düşünce – Duygu – Davranış” ilişkisini anlamasına, duygularını kontrol etme becerisine ve olaylar ile başa çıkma tekniklerini geliştirmesine yardımcı olur. Kaygı temelli bozukluklarda ve depresyonda hızlı ve kalıcı tedavi sunar. Kişiye başa çıkma becerileri öğrettiği için özgüvenin ve ego gücünün güçlenmesini sağlar.
Panik Atak / Panik Bozukluk
Panik atak ani başlangıçlı anksiyetenin fiziksel belirtilerinin eşlik ettiği yoğun bir korku halidir. Panik atakta görülen belirtiler; çarpıntı, taşikardi, terleme, titreme, nefes darlığı, göğüs ağrısı, bulantı, derealizasyon, depersonalizasyon, kontrolünü kaybetme, delirme, öleceği korkusu, uyuşma ve sıcak basmalarıdır. İlk atak genellikle aniden başlamaktadır (Ş Uğuz, EY Altıntaş, BA Levent, 2006). Bundan sonraki süreçte kişi beklenti anksiyetesi dediğimiz her an panik atağı gelecekmiş gibi tetikte beklemeye başlar. Bu durum atakların olmadığı zamanlarda bile kaygılı olmasına sebep olur. Panik atağı tetiklediği düşünülen durumlar, ortamlar ve davranışlardan uzak durmaya çalışıldıkça kişinin yaşam kalitesi bozulur.
Tedavisi ise ilaç + bilişsel (kognitif) davranış terapisi olabildiği gibi birçok vakada yalnızca psikoterapi ile de tedavi edilebilmektedir. Kaygı bozukluğu temelli tüm rahatsızlıklarda olduğu gibi panik atak tedavisinde de 6 aydan uzun süreli ilaç kullanımı ilaca psikolojik bağımlılık riski sebebi ile tavsiye edilmemektedir.
Bilişsel Davranış terapisi ile tedavisi oldukça kolay ve hızlıdır. Kişinin yaşadığı durumu anlaması ve yeniden yorumlaması sağlanır ve fizyolojik tepkilerini kontrol etme becerisi öğretilir. Benim çalışmalarımda tedavi süreci ortalama 5 -8 seanstır. En ağır panik atak vakalarında bile bu süreç 10-12 seansı geçmez.
Sosyal Kaygı / Sosyal Fobi / Sosyal Anksiyete
Sosyal fobi belirli bazı durumlarda başkaları tarafından izlendiği, yargılandığı ve utandırılacağı endişeleri ile giden bireyin yaşantısında kısıtlamalara neden olan bir hastalıktır. Bu durumlar özellikle toplum önünde konuşma, yemek yeme, yazı yazma yada yeni insanlarla tanışma gibi durumlardır. Yaşanan korku abartılı ve anlamsızdır. Sosyal anksiyete bozukluğunun sınırlı tipinde kaygı sadece belirli bir durumda ortaya çıkmaktadır. Yaygın tipinde ise birden çok durumda kaygı yaşanmaktadır. Sosyal fobi kronik bir gidiş göstermektedir. Tedavi olmaksızın nadiren düzelir. Eşlik eden depresyon, diğer anksiyete bozuklukları ve alkol bağımlılığı yaşam kalitesini bozmakta, iş gücü kayıplarına, sosyal yaşam ve günlük aktivitelerde bozulmalara neden olmaktadır(BA Levent, Ş Uğuz, H Aydın, 2006).
Tedavisi ise ilaç desteği ve kognitif (bilişsel) davranışçı psikoterapiler yer almaktadır. Yapılan çalışmalar kısa dönemde her 2 tedavi yöntemini de eşit etkili olduğu gösterilmiştir. Psikolojik ve farmakolojik tedavilerin kombinasyonları, tek başına psikoterapi ya da ilaç tedavisinden daha iyi sonuçlar verebilmektedir. Kişinin “Düşünce – Duygu – Davranış” ilişkisini anlamasına, duygularını kontrol etme becerisine ve olaylar ile başa çıkma tekniklerini geliştirmesine yardımcı olur. Kaygı temelli bozukluklarda ve depresyonda hızlı ve kalıcı tedavi sunar. Kişiye başa çıkma becerileri öğrettiği için özgüvenin ve ego gücünün güçlenmesini sağlar.
Travmalar / Travmatik Anılar ve EMDR
Beynimiz aslında zor durumlarla başetme, onları geride bırakabilme ve mevcut durumlara uyum sağlayabilme becerisine sahiptir. Ama bazen, başedemediğimiz bazı olaylarda veya sürekliliği olan durumlarda hissettiğimiz duygular ve bedensel hisler, o günler geride kalsa bile, sık sık tetiklenmeye ve yine o günlerdeki gibi hissettirmeye devam ederler. Bu hisler güçlü bir şekilde aktif olurlar ve aklımız böyle hissetmemize sebep olacak birşey olmadığını bilse bile bunu kontrol edemeyiz ve o anda düşüncelerimizi ve davranışlarımızı etkilerler. Aslında bunu tanımlamak için Bassel A. Van Der Kolk " Geçmiş Hala Acıtıyorsa Geçmemiş Demektir." der..
Tedavisi: 1990 lara kadar en iyi tedavi yöntemi Bilişsel Davranış Terapileri idi. 1980 lerin sonunda EMDR Tekniklerinin keşfi ile 1990 lardan sonra alternatif bir tedavi yöntemi olarak EMDR de kullanılmaya başlandı. Kanıta dayalı kalıcı ve etkili tedavi sunduğu ve nispeten daha hızlı çözüm sağladığı için tercih sebebi olmaya başladı.
EMDR teknikleri beynin zor anlar ve zor duyguları ile başetme, işleme ve geride bırakma becerisini, bizim odaklanmak istediğimiz kısım için manuel olarak çalıştırmamızı sağlayan tekniklerdir. Bizler aslında beynin o zamanlar yapamadığını şimdi yapmasına yardım ediyoruz da diyebiliriz. Geçmişin günümüze yansıyan duygusal izlerinden temizlendiğimizde hem geçmiş tam anlamıyla "geçmiş" oluyor; hem de bugün ne hissetmemiz, nasıl düşünmemiz ve ne yapmamız gerekiyorsa sadece onların olmasına yardım etmiş oluyoruz. Yani EMDR Terapisi; beden, duygu, düşünce ve diğer her şeyimiz ile "şimdi ve burada" da olamıza yardımcı oluyor..
Obsesif Kompulsif Bozukluk (Takıntı Problemleri)
Takıntı olarakta bilinen OKB kaygı bozuklukları kategorisinde yer alır. Yineleyen, istenmeyen düşünceler ve törensel davranışlarla giden kronik bir hastalıktır. OKB belirtileri belirgin bir sıkıntı ve işlev kaybına neden olur. Bu takıntıların tedavi edilmesi gereken bir hastalık sayılabilmesi için kişinin yaşam kalitesini bozması gerekir. Bu hastalığa sahip kişilerde yineleyen düşünceler ile ortaya çıkan sıkıntı veren duyguyu devre dışı bırakmanın tek yolu içlerine sinene kadar belli bir davranışı yapmaktır. bu davranışı yapana kadar ortaya çıkan huzursuzluk yüzünden günlük işlerini yapamaz hale gelirler. Ne yazık ki bu takıntı hastalığı tedavi edilmediği sürece zamanla geçmez. Tam tersine hayatlarındaki farklı alanlara da yayılarak ilerler ve kişileri esir alarak hayatlarını yaşanmaz hale getirir. Zaman içerisinde bu takıntıların şiddeti artıp azalabilir. Kişi davranışına mantıklı sebepler bulabilir yada tamamen saçma olduğunu düşünebilir. Yine de düşüce ile devreye giren huzursuzluğa karşı kayamaz ve rahatlatıcı davranışları yapmak zorunda kalır. Ben OKB hastalarını eroin bağımlılarına benzetirim. Maddeyi almadıklarında kriz geçiren, aldıklarında rahatlayan ve gün geçtikçe bağımlılığın arttığı..
Tedavi ise ilaç desteği ve son 20 yıldır en iyi çalışan yöntem olan kognitif (bilişsel) davranışçı psikoterapi ile yapılmaktadır. Sadece ilaç tedavisinin etkinliği olduğu gibi hastalığın tetiklenme olasılığı çok yüksektir. Bilişsel terapi hastalığın şiddeti düşük ise ilaca ihtiyaç duyulmadan yeterli olmaktadır. Bireye hastalığı, hastalığı besleyen sistemleri, yanlış baş etme tekniklerini ve hastalığı sürdüren sistemleri tanımasını sağladığı ve hastalıkla doğru baş etme tekniklerini öğrettiği için kişiyi hastalığa karşı güçlendirir ve bilinçlendirir. Buda hastalığın tekrarlanmasını engeller. Hastalığın şiddeti yüksek ise psikoterapi ve farmakolojik tedavilerin kombinasyonları da tek başına ilaç tedavisinden daha iyi sonuçlar vermektedir
Yetişkin ve Çift
- Bireysel Psikoterapi
- Panik Atak / Kaygı / Anksiyete Bozuklukları
- Takıntı Problemleri / Obsesif Kompulsif Bozukluklar
- Kaygı Temelli Sıkıntılar
- İletişim Becerileri / Problem Çözme Becerileri
- Aile Danışmanlığı / İlişki Danışmanlığı / Çift Terapisi
- Cinsel Terapi - Cinsel Danışmanlık (Vajinismus, Ereksiyon Problemleri, Erken Boşalma, Cinsel İsteksizlik vb.)
Çocuk ve Ergen
- Gelişimsel Gerilik
- Gecikmiş Konuşma
- Konuşmada Takılma
- Kekemelik
- Artikülasyon Bozukluğu
- Boşanma Sürecinde Çocuğa Yardım
- Çocuklarda Korku & Kaygı
- Bedensel ve Cinsel Gelişim & Sınırlarını Koruma
- Okula Hazır Oluş Değerlendirme (Çocuğunuz okula başlamaya hazır mı? Ne eksik?)
- Çocuk - Genç - Ergen Sorunları
- Öz Güven / Sosyal Fobi
- Öfke Kontrolü
- Sınav Kaygısı
- Dikkat Eksikliğine İlaçsız Tedaviler
- Bireye Özgü Doğru Ders Çalışma ve Okulda Başarı
- Altına Kaçırma / Tırnak Yeme
- Kardeş Kıskançlığı
- Davranış Kazandırma - Söndürme
- Zeka Testi ve Zeka Becerilerini Değerlendirme